Ana içeriğe atla

Evlilikte mutluluğun formülü

 

Evlilikte mutluluğun formülü 

Mesleğim icabı evli çiftleri dinler problemlerine çözüm yolu bulmaya çalışırım. Mutsuz evlilik felaket, mutlu evlilik ise tam anlamı ile bir nimettir. 

Mutlu evliliğin formülü
Mutlu evliliğin formülü 

Mutsuz evlilik felakettir, çünkü aile, erkeğiyle kadını da dış dünyanın zorluk ve tehlikelerine karşı koruyan bir zırhtır. İşte bu zırh delinmişse veya çürükse, hatta bazen olduğu gibi çiftler için tehlikelerden koruma yerine kendisi bir tehlike kaynağı ise ne kadar zor bir durumdur! Özellikle dış streslerin arttığı, rekabetin vazgeçilmez hale geldiği, insanların birbirine daha acımasız davrandığı günümüzde ailenin fertlerinin birbirine bağlılık ve dayanışma göstermesinin önemi daha da artmıştır.       

Konuyu bir de çocuklar açısından ele alırsak, çocukların sağlıklı ve dengeli gelişmeleri için aile ortamı şarttır. Ailede geçimsizlik varsa, en büyük zararı çocuklar görecektir.

Tabii hep geçimsiz çiftleri değerlendirmek yetmez. Mutlu ve uyumlu evlilikleri olan ve çevrelerine sevgiye saygı dağıtan birçok karı kocayı da dinledim, mutlulukların sırrına ermeye çalıştım. Karşılıklı fedakarca hareket eden, ("Biri feda ederken diğeri kar ediyorsa bu fedakarlık olmaz"bu söz çok hoşuma gitmişti.)birbirlerine mutluluk veren çiftleri incelediğimde şu birliktelikleri tespit ettim. 

—Eşler birbirlerini oldukları gibi kabul ederler.

Uzun yıllar evli olan ve evliliklerinden çok memnun olan kişiler, eşlerini iyi veya kötü yönleriyle değil, nasılsa öyle kabullenmişlerdi. Eşlerinin iyi yönlerini öne çıkarır, kötü yönlerini görmezlikten gelir ve önemsemezlerdi. Onları değiştirmek yerine kendilerini değiştirmeye çalışırlardı. 

Aysel Hanım'ın ailesi bunlardan biriydi."önceleri var olan kocamın kahvehane alışkanlığı beni çok üzüyordu. Onu dışlamadım, reddetmedim. Aksine üzerine daha çok düştüm, güzel yemekler yaptım. Güler yüzle karşıladım. Sonunda onu evimize bağladım. İşte 30 yıllık mutlu evliliğimizin sırrı."demişti. 

Bir başka hanım söyle ifade etmişti:"Kocamın kusurlarını ve tuhaflıklarını görünce gözümü yarı kapatırım. Tabii iyi yönlerine ve her türlü şefkat ve sevgi gösterisine ise gözlerimi tam açarım.

—Eşler birbirleriyle dost ve arkadaştır. Oldukça uyumlu, beraber yürüyen bir evlilik kuracakların üzerinde duracakları en önemli faktörlerden birisi, birbirlerinin en iyi dostu ve arkadaşı olmalarıdır. En mutunu ve en sağlam beraberliklerde, esler hem sevgili ve ortaktır, hem de iyi bir dostturlar. Gerçekten karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan evliliklerde arkadaşlıklar derinleşir ve çiftler sadece ruhi olarak değil fiziki olarak da birbirlerine benzemeye başlarlar.

Bunun için eşlerin birbirlerine daha çok zaman ayırmaları gerekir. Hakikaten derinlikli ve kalıcı bir arkadaşlık kurulabilir. Ve eşler birbirlerinin "en yakın dostu" olabilir. 

Beraber vakit geçirmek sadece evde olmamalıdır. Birlikte tatile gitmek, seyahatlere çıkmak, piknik yapmak, ziyaretlerde bulunmak önemli fırsatlardır. 

—Eşler birbirlerine moral verir ve hep destekler. 

Mutlu çiftler birbirlerini her fırsatta teşvik ederler. Özellikle sıkıntılı günlerde hep birbirlerinin yanındadırlar. 

Ahmet bey başarılı görülmediği için işinden çıkarılmıştı. Birden işsiz duruma gelen Ahmet bey çıkmaza girmiş tam anlamıyla depresif tabloya bürünmüştü. Kendisine güveni kaybolmuş, yetersiz fikirleri zihnine hakim olmuştu. Bu yüzden muayeneye getirilmişti. Karşıma oturduğunda yanındaki hanıma atılmış ve"doktor bey, evet beyim Ahmet şu an bunalımda. Fakat ben onun işinde başarısız olduğuna inanmıyorum. Patronu onun gerektiği gibi değerlendiremedi. O her işte başarılı olur ve ekmeğini çıkarır. Ahmet beye güvenim tam. Yersiz endişeye kapılıyor." demişti.

Eşinin bu desteği ve yakınlığı Ahmet Bey'in iyileşmesinde ilaçlardan daha çok yardımcı oldu. Sonunda düzeldi ve başka bir işe girdi. Yeni işinde çok başarılı oldu. 

—Mutlu çiftler birbirleri ile iletişim sırasında kibardır, saygı ve sevgi doludur. 

Sanki sekreteriyle veya yabancı bir kimseyle konuşuyormuş gibi kibar, nazik ve düşüncelidirler. Konuşurlarken birbirleriyle zıtlaşmaktan kaçınırlar. Biri bir fıkraya güldüğünde, diğeri "hiç komik değil"demez. Birbirlerinin her konuda aynı fikirde olamayacağını bilir ve bu durumu kabullenerek tartışmaktan kaçınırlar. Aksine"bu değişik bir bakış açısı""gerçekten ilginç şeyler söylüyorsun"diyerek konuyu geçiştirirler. Birbirlerinin ayrılıklarını değil, birlikteliklerini ön plana çıkarırlar. Veya farklı düşündükleri konu geldiğinde, mevzuyu değiştirirler. 

— Uyumlu çiftler çocuk eğitiminde birlikte hareket eder, birbirleriyle çelişkiye düşmekten kaçınırlar. 

Disiplin konusunda tutarlı hareket ederler. Her ikisinin de uyacağı kurallar vardır. Önemli bir konuda çocuklara"annenize veya babanıza soracağım, ona göre karar vereceğim"derler. Birbirlerinin yaptıklarını küçümsemezler. Çocuklar babalarından bir şey istediğinde babaanneye dönüp"sen ne diyorsun?"diye sorar. Bu şekilde, çocuklar babalarının annelerine değer verdiğini, kararları beraber aldıklarını anlar. Ayrıca anneleri de kocasının kendisine gösterdiği kıymeti hisseder, özgüveni artar.

—Mutlu eşler birbirlerini üzen davranışlardan kaçınırlar.

Mesela kadın fazla konuşuyor, devamlı isteklerde bulunuyor ve dırdırı ile kocasını rahatsız ediyorsa evliliğin mutlu olması zordur. İşte bu gibi uyumsuz hareketlerden kaçınmak gerekir. Mutlu çiftler buna dikkat ederler. 

—Eşiyle ömür boyu sevgi ve saygı dolu yaşamak isteyenler şu noktaları göz önüne alırlar.

Eşine sevgi, anlayış ve saygıda kusur etmemeye çalışırlar.

Ayrılıklarda uzlaşmaya isteklidirler ve eşinin ihtiyaçlarını karşılamaya hazırdırlar. 

Birbirlerinin fedakarlıklarına minnettardırlar ve duydukları güvene sadık kalırlar.

Aile fertleri birbirlerinden ne bekler? 

1. Yemeği ailece birlikte yemek 

2. Seslenildiği zaman yataktan kalkmak

3. Temizliğe riayet etmek

4.Yemek yerken ağzını şapırdatmamak, önünden ve yavaş yemek yemek. 

5.Sofradan aniden değil, izinle kalkmak 

6.Saygılı bir iletişim içinde olmak. 

7.Başkalarının eşyalarına saygılı ve özenli davranmak, izin istemeden kullanmamak.

8.Tuvaleti ve lavaboyu temiz bırakmak. 

9.Bağırarak değil kabul edilir bir ses tonuyla konuşmak 

10.Makul isteklere olumlu karşılık vermek.

11.Sinirli ve öfkeliyken yalnız kalmayı tercih etmek 

12.Tehlikeli ve incitici şakalar yapmamak. 

13.Ortak kullanılan odaları ve kendine ait odayı düzenli ve temiz tutmak 

14.Ev işleri ile ilgili sorumlulukları adil paylaşmak, üstüne düşen görevi yapmak.

15.Farklılıkları sakin ve karşısındakine değer vererek tartışmak. 

16.Kandilleri, bayramları kutlamak ufak hediyeler almak.


Kaynak: Evlilikte mutluluk sanatı 

Yazar:Prof.dr.Sefa saygılı 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yorumlarınızı bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz.

Popüler yazılar

Fatih Sultan Mehmet’in Çocukluk Çizimleri: Üstün Yetenekli Bir Zihnin Erken İzleri

 Fatih Sultan Mehmet’in Çocukluk Çizimleri Üzerine Bir Değerlendirme Çocukların çizimleri, onların iç dünyasını anlamamızda bize rehberlik eden önemli ipuçları barındırır. Bu çizimler; çocuğun ruh hali, çevresine bakışı, zekâ seviyesi, sosyal ilişkileri ve özgüveni gibi pek çok özelliği hakkında bilgi verir. Aynı zamanda çocukların psikolojik ya da fizyolojik bir rahatsızlığı olup olmadığına dair de fikir verebilir. Bir çocuğun çizdiği resim değerlendirilirken; kompozisyonun bütünlüğü, figürlerin birbiriyle ilişkisi, objelerin ve uzuvların büyüklüğü ya da küçüklüğü, ayrıntı düzeyi, kullanılan renkler, çizim süresi, silgi kullanma sıklığı, naiflik, yer çizgisi ve ufuk çizgisi gibi pek çok unsur göz önünde bulundurulur.                Fatih Sultan Mehmet Han'ın Çizimleri  Fatih Sultan Mehmet’in Çizimlerine Dair Gözlemler Fatih Sultan Mehmet’in küçük yaşlarda yaptığı bazı çizimler günümüze ulaşmıştır ve bu çizimlerin 4-7 yaş aralığında yapı...

Zeka Testinin Faydaları,ilk zeka testleri,zeka Testinin endustrilesmesi

 Hayatımızın her alanında yaptığımız seçimlerde bir eleme yöntemi kullanırız. Mevcut iki veya daha fazla seçenek arasında karar vermek ya da bunları kıyaslamak için bir yöntem belirlemek gerekir. Bu karşılaştırmaları yaparken ya da çoklu faktörler arasında seçim yapmak gerektiğinde, gözlemlerimizin yeterince tarafsız olmadığını fark ettiğimiz zamanlardan itibaren test ve ölçüm kavramı ortaya çıkmıştır. Zekâ testleri de bireylerin yeteneklerini değerlendirip diğerleriyle kıyaslamak amacıyla geliştirilmiştir. 19. yüzyılın başlarına kadar yetenekleri belirlemek için uygulanan testler, amatör çalışmalara dayanıyordu ve bu çalışmaların kökeni Çin, Mısır ve Antik Yunan’a kadar uzanıyordu. Zekâ ile ilgili kıyaslama ve tespit çalışmaları tarihsel olarak ilk kez MÖ 2200'lerde Çinli hükümdarların hizmetçi seçimlerinde kullandığı bir tür yetenek sınavında görülmektedir. Benzer şekilde Mısır’da da yöneticilerin ve yardımcılarının seçimi için yetenek sınavlarının kullanıldığı bilinmektedir. İlk...

Sosyal Medyanın Dikkat Dağıtıcı Etkisi ve Odaklanma Becerinizi Geliştirme Yolları

 Bir işin ortasında, mesela bir toplantı devam ederken, video izlemek istiyor insanlar. Dikkat süresini 19 saniye olduğunu ispatlayan bir durum bu. Toplantıda olduğunuz için sesi açamıyor, yazılım bu durumu fark ediyor. metin altta yazı olarak görünüyor. Meşgul olduğunuz zamanda bile, videoya maruz kalmanızı kolaylaşıyor. Video içerik üretiminde öne çıkan uygulamalar, belki de kendilerini uykuyla ilişkilendiremedikleri için bu alanın dışında kalıyorlar. İstanbul'un yoğun trafiğinde bile, araç kullanırken video izleyen sürücülere rastlamak mümkün. Trafikte fırsat buldukça birkaç saniye izleyip yollarına devam ediyorlar. İnternetin olduğu her yerde izlenmeye çalışılan videoların farklı bir boyutu var. Özellikle bağlantısız, kesintisiz içerik anlayışı dikkat çekici. Günümüzde odaklanma süresi öyle azaldı ki, bir konuya sadece 19 saniye boyunca dikkat verebiliyoruz. Artık yarım saat boyunca tek bir konuya odaklanabilmek adeta bir başarı haline geldi. Uygulamalar, kullanıcıların ilgisi...

Koşullu sevgi nedir?

  Anne babalar için çocukları hayatlarındaki en değerli varlıklardır; ancak çocuklara yönelik yaklaşımlarda bazen çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Bu sorunlardan biri, çocukların istenmeyen davranışlarına karşı sevgiyi bir araç olarak kullanmaktır. Ebeveynlerin her durumda çocuklarının yanında olmaları ve onları desteklemeleri çok önemlidir. Ancak bazı sorunlar karşısında otorite sağlamakta zorlanan ebeveynler, çocuklarına koşullar sunmayı tercih edebilirler. Bu koşullar, kısa vadeli çözümler sunsa da, zamanla çocuk ve ebeveyn arasındaki güven ilişkisini zedeleyebilir. Örneğin, "Bunu yapmazsan seni sevmem" gibi tehditler , çocukta güven eksikliğine ve anne babayı kaybetme korkusuna yol açabilir. Çocuğun dünyasında en önemli kişiler anne babası ve yakın çevresidir. Bu ilişkiler, çocuğun dünyaya bakışını ve hayattaki diğer ilişkilerini nasıl kuracağını şekillendirir. Çocuğunuza belirli sınırlar koymak elbette hayatı anlaması için önemlidir, ancak bu sınırlar sevgi ve güven t...

Zorbalığın Üstesinden Gelen Dostluk Hikayesi – Empati ve Cesaretin Gücü

Zorbalığın Gölgelerini Aydınlatan Dostluk: Çocuklara Dayanışma ve Empati Eğitimi Okullarda zorbalık hâlâ birçok çocuğun hayatını etkileyen önemli bir sorun olmaya devam ediyor. 2025 yılı verilerine göre öğrencilerin yaklaşık %40’ı, okul yaşamında en az bir kez zorbalığa maruz kalıyor. Peki çocuklarımıza bu konuda nasıl destek olabiliriz? Cevap, dostluğun ve empati eğitiminin gücünde saklı. 💛 --- 🌧️ Zorbalığın Çocuk Üzerindeki Etkileri Zorbalık, çocuklarda özgüven kaybına, içe kapanmaya ve bazen okuldan soğumaya yol açabilir. Bu süreçte en etkili koruma kalkanı, çocuğun sağlıklı bir dostluk ağına sahip olmasıdır. Gerçek dostluk, çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. zorbalığın Gölgesindeki Dostluk Bir zamanlar küçük bir kasabada, aynı sınıfta okuyan üç yakın arkadaş vardı: Hülya, Seda ve Büşra. Her gün birlikte okula giderler, ders aralarında neşeyle sohbet ederlerdi. Ancak, bir gün sınıflarına yeni bir öğrenci katıldı. Adı Sarp’tı ve kasabanın en güçlü çocuklarından biriydi. S...

Temizlik ve Hijyenin Sağlık Üzerindeki Şaşırtıcı Faydaları

 İnsan olarak pek çok şeye ihtiyacımız var; fiziksel, zihinsel ve ruhsal ihtiyaçlar. Bu ihtiyaçlarımız karşılanmadığında, türüne göre fiziksel veya psikolojik olarak etkileniyoruz. Gün içinde tamamlanması gereken işlerin yanı sıra ev işleri de angarya gibi görünebilir, ancak temiz ve düzenli bir alanın sağlığımıza birçok faydası vardır. Annemin, kendi annesinden öğrendiği eski bir sözü sıkça duyarım: “Yavrum, evini temiz tut ki misafirin geldiğinde mahcup olmayasın; kendini temiz tut ki, ölüm geldiğinde yüzün kara olmasın. Stresi Azaltır Temizlik, stresi azaltmaya yardımcı olur. Düzenli bir ortamda bulunmak, kişinin endişe seviyelerini düşürür. Araştırmalar, dağınık ortamlarda yaşayan bireylerin vücutlarındaki kortizol seviyelerinin daha yüksek olduğunu göstermektedir. Kortizol, vücudumuzda stres ve kaygıya yol açan bir hormondur. Dağınıklığın yüksek kortizol seviyeleriyle ilişkilendirilmesinin nedeni, beynimizin görüş alanındaki her şeyi işlemek zorunda kalmasıdır. Bu durum, günlü...